22 Ağustos 2009 Cumartesi

Pınar Otel...

2007 yılında,İstanbul'dan Erdek'e gelişimden hemen 15 gün sonra çalıştım ilk olarak burada.2007 Ağustos 01 iş başı,Ağustos 15 firar:)Çok yoğun,çok kalabalık ve bir o kadar da deneyimsiz personel ve sistemsizdi...Ukalalık olarak anlaşılmasın ama hem Turizm mezunuyum hem de The Marmara,İzmir Hilton ve İzmir Princess gibi 5 yıldızlı otellerde çalışarak rezervasyon,reception ve satış konusunda oldukça deneyim kazandım.

Firarım dan yaklaşık 1 ay sonra tekrar işe başlamam için çağırıldım.2007 15 Eylül'de sil baştan yine Pınar Otel de çalışıyordum.Personelin çoğu gitmiş,yaz sezonu kapanmış ve kış sezonu için hazırlık yapılıyordu.Erdek'te kış sezonu uzundur ve yaz sezonu ise sadece 2 yada 3 aydır.Burada ki Oteller kışın genellikle İstanbul yada Bursa'dan gelen hafta sonu tatilcilerini ağırlar ve hafta içini boş geçirirler.Pınar Otelde de böyle idi.Hiç müşterinin gelmediği ve hatta hiç telefonun çalmadığı günler oldu...Çok hem de çok soğuk şartlarda çalıştığımız günler de oldu ama gerek işletmeci gerekse kış sezonunda çalışan 5 arkadaş vazgeçmedik reklamımızı yapmaktan,gelen misafirleri en iyi şekilde ağırlamaktan...2008 Mart ayına girdiğimizde yaz sezonunun yakınlaşıyor olmasından dolayı hepimiz üzerimizden kış ağırlığını atmak üzere iken Otel'in tadilata alınacağı haberi ile önce ben çıkarıldım.Çok önemli değildi ama koca bir kış ayını ve üstelik en zor şartlarda geçen bir kış ayını geçirmiştim ve yaz sezonunu bekliyordum.Dolayısı ile kırgındım...evet çok kırgın ve kızgındım...İşsizliğim çok sürmedi ve hemen 15 gün sonra başka bir Otel de Eylül 2008'e kadar çalıştım.İş konusunda şanslı olduğuma inanıyorum çünkü "önce biraz dinlenmeliyim" derken bir başka yerden teklif alarak Şubat 2009'a kadar çalıştım.
Şubat 2009'da ise tekrar Pınar Otel'den çağırıldım...Gitmekle gitmemek arasında çok bocaladım ama ben bu Oteli çok seviyorum...Burası ile aramda garip bir bağ var...Bu Otel'i gerçekten çok seviyorum.Bundan dolayıdır ki yaptığım hiç bir işten gocunmadım ve gerektiği zamanlar da gece yarılarına kadar çalıştım.Neler yapmadım ki:))Şubat ayından Mayıs ayına kadar 3 eleman çalıştık.Bir garson,bir aşcı ve ben...Yeri geldi garson yeri geldi aşcı oldum.Yei geldi oda temizledim yeri geldi bulaşık yıkadım ve hatta kazan dairelerini yaktım ve bunları yapmaktan hiç gocunmadım...Şimdi olsa yine yaparım...dedim ya ben bu Oteli çok seviyorum.
















Mayıs ayı itibari ile personel alımına başlanarak yaz sezonu hazırlıklarımızı hızlandırdık.Beklenilen yoğunluk olmadı ama özellikle hafta sonlarını full geçirdik.Resepsiyon'un dışında muhasebe ile de ilgilendiğimden dolayı özellikle hafta sonları sabahtan başlayarak gece yarılarına kadar çalıştım...hiç yorulmadım,tam tersi çok keyif aldım...

Ramazan'ın gelmesi ile müşteri sayımızda da çok önemi bir düşüş oldu...Özellikle bugün sadece son kalan müşterilerimiz değil 3 aydır omuz omuza çalıştığım mesai arkadaşlarımda vedalaştılar birer birer...Kış sezonu Otel yine açık olacak ama 3 yada 5 personel ile...Hepimiz çok fedakarlıkla çalıştık...Otel'de konaklayan müşteri yada işletmeci bunu farkedememiş olsa bile ki en büyük kızgınlığım işletmecinin bunu farketmemiş yada görmemiş olması;hepimiz elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışarak gerektiğinde12 saat gerektiğinde 20 saat çalıştık...





O kadar güzel dostluklar kurdum, o kadar harika insanlar ile tanıştım ki bu yaz burada...Pınar Otel yaklaşık 35-40 yıllık bir Otel ve Türkiye de ilk "yıldız"almış oteldir.Pınar Otel'in müşterileri bilirler ki burası aynı zamanda yıllar yılı Vehbi Koç'u ağırlamış bir Otel'dir.Buranın doğası bambaşkadır.Erdek'de insanlar sıcaktan bunalmışken burada püfür püfür rüzgar eser...Hatırlıyorum da bu Otel'e ilk iş görüşmesine geldiğimde ve Lobi'ye girdiğimde "ne biçim Otel burası"diye düşünmüştüm ama plaja ve bahçeye açılan kapıya çıktığımda ve sahip olduğu o harika doğasını gördüğümde "cennete açılan kapı" demiştim kendi kendime...Bu yüzdendir ki Otelin çoğu müşterisi sabittir ve hatta çoğu 15-20 senedir tatilini burada geçirir...Burada çekilen her fotoğraf her kare şiir gibidir...
Bugünlerde sezonun bitmesi ile bende işsiz kalabilirim ama işsiz kalmaktan daha ziyade Pınar Otel'den ayrı kalmak üzüyor benim.Özellikle bu kış ve bu yaz çok emeğim geçti burada...
Umarım birgün buraya yolunuz düşer ve bir fotoğrafta siz eklersiniz.

Hiç yorum yok: