30 Haziran 2011 Perşembe

MEKTUP...

Ne zamandır yazmak istiyordum sana ama ağlarım diye vazgeçiyordum herdefasında...Son 2-3 gündür iyi hissediyorum kendimi...Sanırım yavaş yavaş alışmaya başladım yokluğuna...gerçi uzun seneler ayrı yaşadık birbirimizden...sen Erdek'te ben İstanbul'da...ama o farklı imiş...çok sık görüşmesekte yaşadığını,nefes aldığını biliyordum...Nasıl da boşa harcadık zamanımızı....Birbirimizden ayrı....Sana olan özlemim hiçbirzaman bitmeyecek biliyorum ama hergeçen gün daha çok alışacağım yokluğuna, onu da biliyorum...

Hadi gel sana biraz bizden,dostlarından bahsedeyim...Gerçi sen bizi görüyorsun biliyorum ama olsun...hem biraz dertleşmiş olurum seninle...

Önce evinde ki 4 ayaklı dostlarından haberler vereyim sana...Hani bahçede doğum yapan anne kedi var ya...yavruları ayaklandı artık...öyle sevimli öyle sevimliler ki...onları seyrederken kendimden geçiyorum...Bu arada evdeki köpişleri de traş ettim...Makine buldum köpeği olan komşudan ve öyle bir gaza gelmişim ki damdazlak oldular....Şeri de zorlanırım zannetmiştim ama en kolay onun traşı oldu biliyormusun...Bağladım ağzını ve yarım saatte bitti traşı...Her sabah ve akşam gezdiriyorum onları...Bazen "at artık şu köpekleri"diyen densizler çıkıyor karşıma ama ağızlarının payını veriyorum...Merak etme annem...onlar senin emanetlerin bana ve onları ne kadar çok sevdiğini biliyorum....Hele hele Şeriye olan aşkını çok iyi biliyorum...merak etme annem emanetlerine çok iyi bakıyorum...

Bursa'dan Behiye ablada da geldi ve sizin takım tamamlandı böylece...Aralarında birtek sen yoksun...Yerine bir başkası oynuyor çok sevdiğin okey oyununu...Hatırlıyormusun, İstanbul'a yanıma geldiğinde okey oynayacak ekip bulamaz sonrada "rüyamda okey taşları görüyorum" deyip dönerdin gerisin geri Erdek'e...Yine aynı yerde,senin o çok sevdiğin çaybahçesin de toplanıyorlar.Geçenlerde...yani Kandil'de...Kandil simiti alıp sevdiğin çay bahçesine gittim...Arkadaşlarına,dostlarına,seni tanıyan herkese dağıttım ve herkes seni yad etti...En çok hoşuma giden ne oldu biliyormusun?Anne-babasının yanında oturan ufak bir çocuğa da kandil simiti verdiğimde önce kabul etmedi..."yemem ben" dedi ama annesi "Seval teyzenin oğlum bu" deyince "işte o zaman yerim"deyip aldı...Ne çok sevenin varmış annem...4 ayaklı tüm dostların seni sevdiğini biliyordum ama çocuklarla aranın böyle iyi olduğunu bilmiyordum...Bana servis yaptığı için bahşiş verdiğim bir ufaklık ta yanıma gelip hem teşekkür etti hemde "Seval teyzemin ruhuna gitsin"dedi...Seninle gurur duyuyorum annem...

Bu arada Erdek gazetesinde senin ile ilgili haber çıkmış..
.Üzgünüm annem ama bu haber ile birlikte gerçek yaşında ortaya çıkmış oldu...Arkadaşlarınla konuşuyoruz da bazen... sonra kahkahalara boğuluyoruz...Hani annem insan atarda bu kadar mı atar...Kimine yaşın için 53 demişsin kimine 55:))))Ha bu arada attığın başka şeylerde çıktı meydana....Sevinç ablayı ne kadar çok sevdiğini biliyorum ama ona hava atmayı da çok sevdiğini biliyorum..."İstanbul Büyükçekmece'den ev aldım,bankada 8.000.-Tl param var" demişsin:)))Hayır o değil bende gerçekten inandım ve hatta Büyükçekmece'ye yerleşme hayallari bile kurdum...Veraset çıkar çıkmaz koştum Tapu dairesine ve mor oldum...arkadan bankalara gittim ve oralarda ise mosmor oldum:)))

Bana gelince...bazen yolda gördüğüm birini sen zannediyorum...kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor ve yine gerçeklerle yüzyüze geliyorum...Kandil'den bir gün önce kuaföre gittim...Moralim yerine geldi...Beğendin değil mi anneciğim benim...İyi de oldu be annem...Saçlar bembeyaz,kaşlar ormaniye,bıyıklar kaytan...görünüşümle insanları daha fazla korkutmaya hakkım yoktu öyle değil mi:)))Bu aralar birayı fazla içiyorum:(((Kızıyorsun biliyorum ama şu an için iyi geliyor bana...ama merak etme dışarıda değil,evimde içiyorum...İlk defa bugün evde yemek yaptım kendim için...zeyinyağlı fasülye...berbat olmuş:)))yediğim zeytinyağ mı yoksa fasülye mi belli değil.Yemek yemiyordum doğru dürüst...Günü bir dilim ekmekle geçirdiğim zamanlar oldu ya da dışarıda birşeyler atıştırdığım zamalar... ama yavaş yavaş düzene girmeye başlayacağım annem...Öyle ya...hayat devam ediyor...

Günümün çoğunu evde geçiriyorum annem...Şu aralar işe girmeyi düşünmüyorum açıkçası...Dinleniyorum...Canım annem benim Allah senden binkere razı olsun...Hiç darda kalmadım sayende...maaşın bağlanmadı henüz ama çektiğin ve 11 ay boyunca ödediğimiz kredi borcunun kalan taksiti hem silindi hemde borcun sigortalı olduğu için ödediğimiz kadarını iade ettiler...Oda beni biraz rahatlattı açıkçası...Allah senden bin kere razı olsun annem...

Kabristanını yaptırabilmem için biraz zaman geçmesi gerekiyormuş ama ben yerin,adın belli olsun diye başının mermerini yaptırdım annem ve iyi ki de yaptırmışım...Kandilde ziyaretine geldiğimde seni arayanlar oldu ve yerini rahatlıkla buldular...Çiçeklerini beğendin mi annem?En sevdiğim zaman...Cumartesi pazarından mevsimlik çiçekler alıp yeni evini süslemek...

Annem benim...seni rüyamda görebilmeyi çok istiyorum ama nedense benim değil başkalarının rüyalarına giriyorsun...Arkadaşın görmüş seni rüyasında...Hiç konuşmuyor ama çok güzel gülümsüyormuşsun....Mutlusun öyle değil mi annem?...Canım annem benim...seni çok merak ediyorum ve hergece büyük Yaradanıma senin için dua ediyorum...Rahat ol annem,mutlu ol annem....Sen kendini çok yormuştun annem...şimdi dinlenme zamanı...yerinde dinlen annem...seni çok seviyorum...biliyorsun...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

"canımsın, güzel kızımsın, iyi ki varsın..."
harikasın Özlem'im.. Seni seviyorum ve kocaman kucaklıyorum..